Keçiova Cami Restorasyonu’nda Tezyinat Çalışmaları Başladı

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı tarafından Cezayir’de restorasyonuna devam edilen Keçiova Camii’nin tezyinat çalışmaları başladı.

TİKA tarafından Cezayir’de yürütülen Keçiova Camii restorasyonu, çeşitli kurum ve üniversitelerden akademisyenler ve uzmanların desteği ile devam ediyor. Cezayir’in bağımsızlık sembollerinden birisi olması hasebiyle büyük önem atfedilen Keçiova Cami’nin Restorasyonu kapsamında bu defa Cami içi tezyinat ve hat yazıları ile ilgili tasarım çalışmalarına yön vermek üzere Türkiye'de bu konuda önde gelen akademisyenlerden oluşan bir heyet Cezayir’e bir ziyaret gerçekleştirdi. Söz konusu heyette; İstanbul Üniversitesi Türk ve İslam Sanatı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Baha Tanman, Marmara Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünden Prof. Dr. Selçuk Mülayim, Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Can Şakir Binan, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümünden Hattat Sacit Açıkgözoğlu ve Nakkaş Recep Cengiz yer aldı.

Ziyaret kapsamında Cezayir Din İşleri Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı yetkilileri ile iki ayrı toplantı gerçekleştirilmiş olup, Cezayir makamlarının Cami içi süslemelerle ilgili beklentileri ve fikirleri alındı. Yapılan toplantıların yanı sıra tezyinat çalışmalarını yürütmek üzere görevlendirilen heyet, Cezayir’deki Osmanlı döneminden kalma diğer Camilerin mevcut iç süslemelerine yönelik inceleme gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’de eski şehir olarak bilinen ve bugün Dünya Kültür Mirasları içerisinde bulunan Kasaba (Casbah) bölgesinde yer alan Keçiova Camii; ilk olarak Barbaros Hayreddin Paşa tarafından 1520 yılında inşa ettirildi. Cezayir’in 1830 yılında Fransızlar tarafından işgalinden sonra bir süre askeri depo olarak kullanılan Cami, yıkılarak yerine katedral inşa edildi. 54 sene katedral olarak kullanılan yapı 1962 yılında Cezayir’in Bağımsızlığını ilan etmesi ile birlikte Cami olarak kullanılmaya başlandı. Ancak Camiye dönüşüm esnasında Katedralin ana öğelerinin muhafaza edilip, sadece Cami içerisinde ibadete engel teşkil eden Hristiyanlık sembollerinin çıkartılarak, ibadete açılmış olması, günümüzde yapılacak olan ve katedralin camiye dönüşüm sürecini tamamlayacak olan tezyinat çalışmalarının önemini daha da artırıyor.